1992 doğumlu Amasyalı sporcu ve antrenör Kübra Karga, spor dünyasında gösterdiği başarılarla adından söz ettiriyor. Basketbol, voleybol, yüzme ve kick boks branşlarında hem sporcu hem de antrenör olarak aktif olan Karga, sporun insan hayatına kattığı değeri ve kendisi üzerindeki etkilerini şu sözlerle anlatıyor:
“Bir şeyi yapmak ile yaptırmak arasında fark vardır, fakat ben yaptığım sporu başkalarına öğretmekte de her zaman başarılı oldum. Spor, insanın bedensel ve zihinsel sağlığına paha biçilemez katkılar sağlar. Aynaya baktığınızda emeğinizin karşılığını görmek, onur ve gurur verici bir duygudur. Bu, satın alınamaz bir mutluluktur.”
Küçük yaşlarda sporla tanışan Karga, ilk adımlarını ilkokul 3. sınıfta basketbol oynayarak atmış. Daha sonra voleybol, yüzme ve kick boks gibi farklı branşlara da yönelerek sporla dolu bir hayat yaşamış. “Spor yaptığım her an kendimi daha güçlü, özel ve dokunulmaz hissediyorum. Bu duygu tarif edilemez; sadece hissedilir” diyen Karga, sporun bireye özgüven kazandırdığını ve hayatı boyunca bu duyguyu başkalarına aşılamayı hedeflediğini vurguluyor.
Kübra Karga, yıllardır sporun hayatında yarattığı bu pozitif etkiden ilham alarak yeni bir alana, modelliğe adım atmaya karar verdiğini de duyurdu. Modellik kariyeri için ilk adımlarını atan Karga, bu süreçteki hedeflerini şöyle dile getiriyor:
“Spor sizi her anlamda güçlü kılar, özgüveninizi pekiştirir ve hayatta emin adımlarla ilerlemenizi sağlar. Bu özgüvenle modelliğe yöneldim. Hedefim, sporun hayatıma kattığı disiplin ve kararlılıkla bu alanda da başarılı olmak.”
Kübra Karga, sporun gücüne inanan herkese seslenerek, şu çağrıda bulunuyor: “Harekete geçin! Siz adım attıkça, hayat da size karşılık verecektir.”
Sporcu, antrenör ve şimdi de model Kübra Karga, spora olan tutkusu ve azmiyle ilham vermeye devam ediyor.
Bakırköy Yeşilay Şube Başkanı olarak önemli faaliyetlere imza atan Neslihan Yakışan, STK’da yaptığı başarılı işlerin yanı sıra, iş hayatında yakaladığı başarı ile de kamuoyunun takdirini kazanmaya devam ediyor.
Türkiye’da yakaladığı başarıların yanı sıra yurt dışında da yaptığı başarılı işlerle ülkemizi başarı ile temsil ediyor. Son olarak sağlık ve güzellik alanında yaptığı işler ile dikkatleri üzerine çeken başarılı iş insanı Neslihan Baykal Yakışan Avusturya’ya verdiği seminer ve iş yatırımı ile yurt dışına açılarak çalışmalarını Viyana’da şube açarak taçlandırmış oldu.
Gerek Yeşilay Bakırköy Şube Başkanı olarak gerekse iş dünyasındaki başarıları ile kamuoyunun takdirini kazanan Neslihan Baykal Yakışan son olarak By Kadın Dergisi ve Yüksek İhtisas Üniversitesi işbirliği ile Platin Melek Değerleme Heyeti’nin düzenlediği yılın enleri değerlendirmesinde ‘Yılın Uluslararası Atılım Yapan Girişimci İş İnsanı’ ödülüne layık görülerek başarılarına yenisini ekledi.
Ödül ile ilgili bir açıklama yapan başarılı iş insanı Neslihan Yakışan yapılan çalışmaların takdir edilmesinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Türkiye’nin en prestijli ödüllerinden olan bu ödüle kendisini layık gören herkese teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
Türkiye’de kadınların istedikten sonra yapamayacağı iş başaramayacağı başarı olmadığına inandığını belirten Neslihan Baykal Yakışan, Türkiye’nin en önemli ve prestijli ödüllerinden olan bu önemli ödülü Türkiye’deki tüm kadınlar adına aldığını belirterek Avrupa’nın farklı ülkelerinde faaliyetlerine devam edeceğini sözlerine ekledi.
Türk eğlence sektöründe uluslararası bir başarıya imza atan HUPALUPA, dünya çapında markaların buluştuğu MAPIC 2024’te “Yılın Eğlence Markası” ödülünü kazanan ilk Türk markası oldu. Bu gururu Türkiye ile paylaşmak için Metropol İstanbul’daki merkezinde basın lansmanı düzenleyen marka, ödülü sergilediği etkinlikte dikkat çekici detaylar paylaştı.
Lansmanda, HUPALUPA’nın sponsoru olduğu milli sporcular, Türkiye’nin en büyük trambolin parkında basın mensuplarına özel bir gösteri sundu. Etkinlikte, HUPALUPA Yönetim Kurulu Üyesi Merve Timurlenk Şengül, ödülü kazanma süreci, hedefler ve markanın sektördeki yenilikçi yaklaşımı hakkında bilgi verdi.
5 MİLYON ZİYARETÇİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİR BAŞARI
2019 yılında pandemi koşullarında kapılarını açan HUPALUPA, kısa sürede 5 milyon ziyaretçiye ulaşarak büyük bir başarıya imza attı. Yönetim Kurulu üyelerinden İlknur Timurlenk ve Kaan Şengül’ün de katıldığı etkinlikte, markanın dijital, fiziksel ve sosyal etkileşim dengesiyle sektörde fark yarattığı vurgulandı.
Merve Timurlenk Şengül, “HUPALUPA, kapalı alan aile eğlence merkezi konseptiyle çıktığı bu yolda farklı festival kurguları, lisanslı sergiler ve hızla yayılan mağaza ağıyla geniş bir hedef kitlenin ilgisini çekti. Çocuklardan yetişkinlere kadar tüm aile bireylerine hitap eden yaklaşımımızla eğlencenin birleştirici gücünü ortaya koyuyoruz” dedi.
ULUSLARARASI BOYUTA TAŞINAN TÜRK EĞLENCE MARKASI
HUPALUPA’nın bünyesinde yer alan markalara da değinen Şengül, “HUPALUPA EXPO ile NASA Uzay Sergisi, NBA Sergisi ve Body Worlds gibi prestijli sergilere ev sahipliği yapıyoruz. HUPALUPA GO festival serimizle Türkiye’nin dört bir yanına eğlenceyi götürüyor; HUPALUPA STORE ile eğlenceyi alışverişle buluşturuyoruz. Son bir yıl içinde 11 şubeye ulaşarak bu alanda lider konuma geldik” dedi.
MAPIC ödülüyle globalleşme yolunda önemli bir adım attıklarını belirten Şengül, 2025 hedeflerinin HUPALUPA’nın marka değerlerini dünya genelinde tanıtmak olduğunu ifade etti.
Arabesk müziğin unutulmaz isimlerinden Ferdi Tayfur’un vefatının ardından, şarkılarının telif haklarıyla ilgili tartışmalar gündemdeki yerini koruyor. Ünlü sanatçının yıllar önce yaptığı, “Eserlerimi isteyen izinsiz okuyabilir” açıklaması, hayranları arasında kafa karışıklığına yol açtı. Ancak Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) Başkanı Recep Ergül, bu konuda net bir açıklama yaparak tartışmalara son noktayı koydu.
Dilekçe MESAM’a Ulaşmamış
Recep Ergül, MESAM’ın YouTube kanalında yaptığı açıklamada, Tayfur’un bahsi geçen açıklamasına rağmen kurumlarına böyle bir dilekçenin ulaşmadığını belirtti. Ergül, “Her ne kadar Ferdi Tayfur’un bu yönde bir beyanı bulunsa da, MESAM’a böyle bir dilekçe ile başvuruda bulunmamış. Bu nedenle Ferdi Tayfur şarkılarını okumak isteyenlerin, kanuni varislerinden izin alması gerekiyor. Aksi takdirde, maddi ve manevi tazminat davalarıyla karşılaşabilirler,” dedi.
Cenaze Törenindeki Saygısızlık Tepki Çekti
Ünlü sanatçının cenaze töreninde yaşanan bazı olaylara da değinen Ergül, sert ifadeler kullandı. Cenaze törenlerinde kişisel çıkar peşinde koşanların ve kameralar önünde görünme çabası içinde olanların davranışlarını “insanlık dışı” olarak nitelendirdi. Ergül, “Ünlü ve varlıklı kişilerin cenazelerinde, cenaze soytarılarının ortaya çıkmasına maalesef sıkça rastlıyoruz. Ferdi Tayfur’un cenazesi sırasında da bu tür saygısızlıklar yaşandı. Bunları nefretle kınıyorum,” dedi.
Sanatçının Mirasına Sahip Çıkılacak
Sanatçının ailesiyle dayanışma içinde olacaklarını belirten MESAM Başkanı, Ferdi Tayfur’un kişilik haklarına ve sanatına yapılan saldırılara karşı mücadele edeceklerini vurguladı. Ergül, Tayfur’un müziğini ve anısını yüceltmeye devam edeceklerini ifade etti.
Sonuç olarak, Ferdi Tayfur’un şarkılarını izinsiz kullanmak isteyenlerin mutlaka ailesinden izin alması gerekiyor. MESAM’ın bu konudaki duruşu net: “Telif haklarına saygı, sanatçının mirasına saygıdır.”
Türk müziğinin sevilen isimlerinden Ferhat Göçer, 2025 yılına Azerbaycan’ın unutulmaz eserlerinden biri olan “Nakam”ı yorumlayarak merhaba dedi. Sözleri Zeynal Xelil’e, müziği ise Soltan Hacıbeyov’a ait olan bu klasik eser, Göçer’in dokunuşuyla Türkçeye adapte edilerek yeniden hayat buldu.
Azerbaycan’da verdiği bir konser sırasında, dostu Elnar Halilov’un seslendirdiği şarkıyı dinleyen Göçer, eserin derinliği ve duygusundan çok etkilendiğini belirtti. Bu deneyimi, “Şarkıyı ilk duyduğumda adeta vuruldum. Türkiye’ye döner dönmez, şarkıyı doğasına ve duygusuna sadık kalarak Türkçeye adapte etmek için çalışmalara başladım,” sözleriyle anlattı. Şarkının yeni düzenlemesi ve gitar partisyonları Sonay Yağız tarafından hazırlanırken, duygusal video klip ise yönetmen Ercan Şencan imzası taşıyor.
Ferhat Göçer, bu özel eserin hem Türkiye’de hem de Azerbaycan’da büyük beğeni toplayacağına inandığını dile getirdi. “Böylesine güçlü bir felsefeye ve derin duygulara sahip bir şarkıyı yorumlamak benim için büyük bir onur,” diyen sanatçı, dinleyicilere şu çağrıyı yaptı: “Lütfen her cümlesini dikkatle dinleyin. Dizelerindeki anlam ve huzuru hemen hissedeceksiniz. Bu şarkı, adeta bir psikoterapi aracı gibi, ruhunuza ilaç olacak.”
“Nakam,” hem müzikseverleri hem de Azerbaycan ve Türk kültürünü bir araya getiren duygusal bağları güçlendirmeyi hedefliyor. Göçer’in yorumuyla yeniden hayat bulan bu eser, kısa sürede büyük bir etki yaratacağa benziyor.
News
